UEFA Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu rövanşında temsilcimiz Fenerbahçe, Hollanda ekibi Feyenoord'u 5-2 mağlup etti ve toplamda 6-3'lük skorla adını play-off turuna yazdırdı.
Mücadeleye dair spor yazarlarının öne çıkan yorumlarını sizler için derledik.
Uğur Meleke - Hürriyet
Dünkü Fenerbahçe 11'inde dört oyuncu 1,90'lar (Skiriniar, Brown, Oosterwolde, Nesyri), üçü de 1,85'ler seviyesindeydi (Amrabat, Duran ve Mert). Rakip Feyenoord'da ise sadece bir futbolcunun (Ahmedhodzic) 1,85'in üzerindeydi boyu. Fenerbahçe özellikle hücumda bu avantajı iyi kullandı, ilk iki gol havada yaratılan eşleşme avantajıyla bulundu ve zaferin fitili ateşlendi. Ancak Fenerbahçe'nin dünkü tarihi galibiyetinde ben manşete teknik detayları değil, tutku ve iştahı çıkarmayı tercih ederim. Sarı lacivertliler Rotterdam'daki ilk devrede belki biraz etkisizlerdi ancak sonraki 135 dakikada son derece iştahlı ve tutkululardı. Geçen seneki Kostic-Tadic-Dzeko'lu takıma göre daha genç ve arzulu bu Fenerbahçe... Brown, En-Nesyri ve Duran tutku, Semedo kalite kattılar sahaya dün. Ve bence sarı-lacivertliler, büyük toplamda Feyenoord'dan çok daha fazla hak ettiler bu turu. Beş gollü tarihi bir sonuçla da koydular tur biletini ceplerine.
Güntekin Onay - Hürriyet
Maçın ilk bölümünde Feyenoord'un adam adama baskısı karşısında zaman zaman bocalasak da santrforlara atılan uzun toplarla bu soruna çözüm bulduk. Jhon Duran'ın golü de bu şekilde geldi. İlk 2 golün peş peşe gelmesiyle birlikte tribünler de maçın içine büyük bir coşkuyla girdi ve saha içinde takım da buna fazlasıyla cevap verdi. Devreyi 2-1 bitirmek tur için Fenerbahçe'ye olağanüstü bir özgüven ve moral verdi. Fenerbahçe gibi bir takımın yüksek toplarda ve duran toplarla Feyenoord'a gol bulmaması sürpriz olurdu. En az 6 tane hava hakimiyeti olan uzun oyuncu Hollanda temsilcisine ciddi eşleşme sorunları yarattı. Fred'in muhteşem golü sonrası çok fazla savunmada kalsak da sahanın en iyileri Sebastin Szymanski ve Youssef En-Nesyri'nin kontratak golü tur kapısını ardına kadar araladı. Dün Fenerbahçe'nin Kadıköy'de taraftarıyla buluştuğu zaman neler yapabileceğini gördük. Bu kazanma arzusu, fizik kalite ve teknik beceri bir sonraki turda da Benfica veya Nice hangisi gelirse gelsin Fenerbahçe için fark etmez. Feyenoord'u 5 golle uğurlayan oyuncu grubu, Jose Mourinho ve taraftar alkışları fazlasıyla hak ediyor.
Tayfun Bayındır - Milliyet
Fenerbahçe'nin beş gol attığı bu maçta asla göz ardı etmememiz gereken sıkıntıları var. Örneğin, golü attıktan sonra ya da turu getirecek farkı yakaladıktan sonra anlamsız bir şekilde geriye yaslanıyor ve rakibi komadan çıkartıp yaşama döndürüyor. İşte, bu süreler içinde topu tutacak, takımı ileri taşıyacak isim bulmakta çok zorlanıyor Fenerbahçe... Bu tanıma uygun sahadaki oyuncu yok denecek kadar az, olan da yorgun... Saha kenarında ise hiç yok... Kısacası yazımın başında da dediğim gibi bu üst düzey galibiyete rağmen Fenerbahçe takımı bas bas "Transfere ihtiyacım var" diye bağırıyor. Fenerbahçe taraftarı önde baskı yapan takımı sever, (tıpkı dün 41. dakikada yenilen golden sonraki Fenerbahçe gibi). Taraftar ayrıca golcüsü çok, sürekli gol arayan Fenerbahçe'yi sever... Dün bu da vardı... Duran ben "buradayım" dedi. Ve en önemlisi Fenerbahçe taraftarı başarıdaki sürekliliği sever... İşte buradan mesaj gider yönetime... Taraftar der ki, "Pamuk eller cebe, transfer isteriz, transfer".
Bülent Timurlenk - Sabah
Üçlü defans ile dizilen Fenerbahçe'nin öndeki iki santrforuyla bağlantıyı uzun toplarla kurmaya çalıştığı ilk 15 dakikadan pozisyon çıkmazken, Mourinho'nun takımı esaslı bir önde prese de ilk kez 13. dakikada gitti. Rotterdam'da ikinci yarıda yaptıklarını 25'ten sonra yapmayı başladılar, oyunu aldılar ama İrfan Can'ın top oyundayken elle tutup serbest vuruş istediği pozisyon rakibe gol getiren pozisyon olunca yapılması gereken devrenin sonunda gol bulmaktı.. Fazlasını da yaptı Fenerbahçe, önce korner, sonra da En-Nesyri-Duran işbirliği... Van Persie'nin pres gördüğünde kumdan kaleler gibi defansı çıkarken topu kaptırdığında Fred nefis bir plaseyle cezayı kesti. Bu gol o dakika tur kapısı demekti ama Mourinho'nun alışkanlığı: Skoru tutabilmek için takımı derine çekmek. 70'ten sonra takımı düşerken oyuncu değiştirmeyen Mourinho'yu "haklı" çıkartan dün gecenin en iyisi En-Nesyri oldu Kadıköy'de? İştahlı oyun ve tribün desteği turu getirdi. Mourinho memleketinin takımı Benfica'yı geçebilecek kadar bilgiye sahip. Gerisi final gibi iki 90 dakika...