Yekaterinburg'dan puansız ayrılan Spartak Moskova bu dev karşılaşmaya ciddi psikolojik üstünlükle ve puan avantajıyla çıkma şansını tepti. Ural'a karşı savunmada felaket görünen kırmızı-beyazlılar duraklama dakikalarında iki gol birden yiyerek 3-2 kaybetti ancak rakibin hem penaltı kaçırdığını hem de skor üstünlüğünü çok daha erken alacak fırsatlar bulduğunu belirtmek lazım. Zenit, Malcom'un ayrılığı sonrasında hücumda eskisi kadar keskin olmamakla beraber savunmada daha dikkatli. Bu tip maçlarda büyük bir tecrübe avantajına sahipler. Spartak ileri uçtaki etkinliğine karşın defansif anlamda güvenilir değil. Konuk ekibin ilk 45'te gol bulacağını tahmin ediyorum.

Rusya’da haftanın maçı. Sezonun ilk 5 resmi maçını kazanarak, tarihinin en iyi başlangıcını yapan Spartak’ta Medina ve Bongonda transferlerinin direkt yarattığı etki, Sobolev’in yeni rolünde hücumda açtığı boşluklarla akıcı hücum eden bir takım görüntüsü verirlerken, aynı şekilde ideal bir 6 numaralarının olmaması, uyumsuz savunma göbeğinden dolayı yaşanan problemlerle Ural deplasmanında rakip cezalarını kesti. Malcom’un beklenmedik ayrılığı, Kuzyaev gibi yönlü bir ismi kaybedip; boşluğunun doldurulamaması ve Wendel’in tatilden geç dönüp, Rodrigao’nun sakatlığında sürekli sistemsel açıdan değişen savunma tandeminde hiç güven vermeyen Zenit’te zorluk düzeyi yüksek maçlarda sorunlar yaşarken, iyi gelişme Casierra’nın değişiklik göstermesiyle birlikte Mario Fernandez transferi sayesinde kanat hücumlarının daha iyiye gidebileceğinin kanıtlanması.Spartak’ın oyunu tutma becerisi iyi değil ama hücumda iş bitirici. Zenit’te uzun yıllardır rakibine kaybetmediği gibi Moskova takımlarına karşı aldığı olumlu skorlarla dikkat çeken bir ekip. Mücadele de hem karşılıklı goller çıkabilir hem de toplamda en az 3 gol atılabilir.