Karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamada bulunan İlhan Palut, sonuçtan memnun kalmadıklarını söyledi.
Erteleme maçını kazanarak sıralamada kendilerini daha mutlu hissedebilecekleri bir noktaya gelmek istediklerini ifade eden Palut, "En azından geçiş dönemi olarak bir konuma yükseltmek istediğimiz bir oyundu. Maça öyle baktık." diye konuştu.
Karşılaşmanın ilk yarısının dengeli geçtiğini aktaran Palut, şöyle devam etti:
"İlk yarı biraz daha bizim üstünlüğümüz var. İkinci yarı oyun koptu, bloklar çok kolay geçilmeye başlandı. Burada Başakşehir'in geçişten bulduğu bir iki pozisyon oldu. Bazı maçlar bir takım yenilmeyi hak etmez, bir takım şans yanında olduğu için 3 puan alabilir. Ama bu maçın geneline baktığımız zaman beraberliği işaret eden bir oyundu ve öyle de bitti. Kazanmak istiyorduk. Oyuncularım elinden geleni yaptı. Birçoğu Başakşehir'deki oyuncular gibi çok yakın zamanda zor bir maç oynadı, büyük efor sarf etti. Buna rağmen ben ellerinden geleni yaptıklarını gördüm. Onlara teşekkür ediyorum. Başakşehir takımı da iyi mücadele etti. Onları da tebrik ediyorum. Kazanmak istiyorduk, olmadı. Onun için de üzgünüz."
"Taraftar her zaman haklıdır"
İlhan Palut, taraftarların tepkisiyle ilgili şunları kaydetti:
"Taraftar çok alkışladı beni. Bugün de protesto ediyorlar ve haklılar. Taraftar her zaman haklıdır. Hiçbir negatif söz söylemeden 'Takım neden oynamıyor? Evine git, istifa tarzı.' şeyler söylemişti üç hafta öncesinde. 'Taraftarımız haklıdır.' demiştim. Bunu söylediğim bir basın toplantısında taraftara aynı anda başka şeyler de söylediğim durumuna maalesef getirildi. Negatif anlamda bunun asistini ben yaptım. Ama o günde taraftara söylemediğim aşikardı. Çünkü bahsettiğim cümleleri taraftar için söyledim sadece. Taraftar haklıdır ama bazen insanlar çok az oldukları zaman kötü bir sözü sadece kendi üzerlerine değil, 'Bakın hepimize bunu dedi.' diyene yapmaya çalışırlar. Genellemeye çalışırlar. 'Gördünüz mü bakın hepimize.' dedi. Benim suçum, ben asisti yaptım. İnsanlar da evet bunu kullandılar. Çok sakin olmam gerekirdi. Olamadım o gün. Ama taraftara o gün de bir şey demedim. Bugün de bir şey demiyorum. 85 dakika takımlarını desteklediler. O gün de şunu söyledim. Tepkilerini kime gösterecekler? Tabii ki bana gösterecekler."
"Taraftara hiçbir zaman ağzımı açıp bir şey söylemedim"
Taraftarların bugün maçın çok büyük bölümünde takımlarını desteklediklerini anlatan Palut, sözlerini şöyle tamamladı:
"Baktılar galibiyet golü gelmiyor. Oyundan da kısmen memnun olmamış olmalılar ki bana bağırdılar. Ama benim diyeceğim ne olabilir? Haklılar. Ben bütün taraftardan gelen protestoları üzerime alıyorum. Üç hafta önce de bunu söyledim. Diğer söylediklerime gelince, kime söylediğim çok belli. Kimlere söylediğim çok belli. Taraftara söyleseydim, bugün döne döne özür dilerdim. Çünkü benim buna hakkım yok. Keşke kastettiğim insanlara da söylemeseydim. Pişmanım. Söylediğimden pişmanım. Ama özür dileyebilir miyim? Hayır, çünkü bile isteye söyledim. 'Denizde ne varsa kıyıya o vurur.' Taraftara hiçbir zaman ağzımı açıp bir şey söylemedim. Benim pişman olduğum başka ne var? Evet, geçen hafta bir soru soruldu. O soruya ben değer vermedim. Gerçekten ona üzgünüm. Yapmamalıydım. Evet, doğru değildi. Ama kendimize dendiğini bildiğimiz lafları taraftara demişim gibi bir algıyı oluşturmak da doğru değil. Bunları söylemek istiyordum. Taraftar haklıdır. Bu puan bizim beklediğimiz puan değildir. Bunun sorumlusunu da bir süredir yoğun bir şekilde protesto ediyorlar. Ben buna saygı duyuyorum."