Kariyerlerinde daha önce Fenerbahçe ve Trabzonspor formalarını giymiş olan Abdullah Ercan ve Ogün Temizkanoğlu ile futbolculuk döneminde benzer bir transfer sürecini yaşayan Semih Yuvakuran, Süper Lig'de bugün oynanacak Fenerbahçe - Trabzonspor düellosuna dair görüşlerini Mackolik muhabiri Sercan Şekerci ile paylaştı.
Süper Lig'de 6. haftada kritik bir karşılaşmanın eşiğindeyiz. İki takımın yeni sezondaki performanslarını genel anlamda nasıl değerlendiriyorsunuz?
Abdullah Ercan: Trabzonspor geçen sezonki performansını arattırıyor. Hem kadro olarak hem de oynadığı oyun açısından ilk beş haftaya dair çok fazla olumlu şey söylenemez. Ancak Fenerbahçe için daha olumlu şeyler söylemek mümkün. O kadar çok oyuncu bir araya geldi ki; iki tane 11 çıkarsanız, kimse "Şu oyuncu bu takımda oynamaz" gibi bir şey demez. Çok bilinçli bir şekilde pozisyonlarının gereği oyuncular alındı. Çok kesin konuşmayı sevmem; ama Fenerbahçe'nin açık favori olduğu bir maç izleyeceğiz gibi geliyor.?
Semih Yuvakuran: Trabzonspor'un sezona daha etkili başlayacağını düşünüyordum. Çünkü geçen sezon iyi bir iş çıkardılar, son 4-5 maça kadar iyilerdi. Bu sezon da devamı gelir kanısındaydım; ama tam tersi oldu. Fenerbahçe ise daha iyi durumda, yeni transferlerin lige damgasını vuracağı izlenimi var.
Ogün Temizkanoğlu: Fenerbahçe gerek yapılan transferler, gerekse oynadığı oyun ile hedeflerine adım adım yaklaşıyor ve buna inanmaya başlıyor. Bu sezon kaliteli oyuncu grubu ile uzun vadede başarılı olmaları beklenen bir durum.?
Trabzonspor ise giden oyuncularının yerini tam anlamıyla dolduramadı. Yapılan transferler, yeni hoca ile beraber istenilen sistem halen daha oturmamış gözüküyor. Bu sezon işler Trabzon adına biraz daha zor geçecek gibi.
Erol Bulut'un takımları, Trabzonspor'u konuk ettiği üç maçta da yenilgi yüzü görmedi; iki galibiyet, bir beraberlik ile sahadan ayrıldı. Kendisinin öne çıkan yanları neler?
Ogün Temizkanoğlu: Erol hocanın bu istatistiği Trabzonspor'u iyi analiz ettiğini gösteriyor, rakibini iyi çalışıyor.
Semih Yuvakuran: Erol Bulut, çok araştıran bir teknik direktör, asla boş oturmaz. Yenilikçi bir bakış açısıyla dünya futbolunu, antrenman stillerini devamlı gözlemliyor, kaydediyor. Başarılı olacağını düşünüyorum. Büyük takımları çalıştırmak hiç kolay değil. Fenerbahçe'de performansınız sadece iki maçınıza bakar, maçtan sonra bir anda kapının önüne koyulabilirsiniz. Fakat Erol Hoca için bunu söyleyemeyeceğim. İyi işler yapıyor ve yapmaya da devam edeceği kanısındayım. Abdullah Avcı'nın yardımcılığını yaparken dahi hocasına ne kadar katkıda bulunduğunu biliyorum. Antrenman tarzı, modelleri hep değişiktir. Ayrıca kendisine bu görev yakışıyor da.
Abdullah Ercan: Erol Hoca genelde önde, atak oynatmayı seven bir antrenör. Yeni Malatyaspor ve Alanyaspor'da da oynattığı oyun neticesinde maçları genellikle bol pozisyonlu geçiyordu. Bir de Erol Hoca'nın şöyle bir şansı var: İlk kez bu kadar bol alternatifli bir kadroya sahip. Bunu iyi bir şekilde yürütmek avantaj; ancak iyi sonuçlar alamayıp takımdaki dengeyi de sağlayamazsan dezavantaja da dönüşebiliyor. Bugün Gökhan oynamazsa, Nazım var; Caner oynamazsa Novak var. Bir de Avrupa kupalarında bu sezon yok Fenerbahçe. Dolayısıyla o dengeyi nasıl tutturacaklar, bu konu önemli. Fakat şu an itibarıyla beş haftayı değerlendirdiğinizde bir sorun gözükmüyor. Çünkü neticeler iyi geliyor; Karagümrük'ü ve sonrasında Göztepe'yi yendiler. En önemli şey; Comolli ile yaptıkları hataları son iki senedir yapmıyorlar. Takım omurgasını da oluşturdular. Bana göre Altay, Tisserand, Lemos, Gustavo ve Samatta bu takımın temel omurgasını olacak gibi gözüküyor. Yani maçın gidişatına, skora, oyuna, rakibe göre istediğiniz oyuncuları koyabilir, deneyebilirsiniz. Erol Hoca, her antrenöre nasip olmayacak şekilde çok şanslı. Tabii burada Emre Belözoğlu ve Başkan Ali Koç'un da çok önemli katkıları olduğunu biliyorum.?
Trabzonspor'da Teknik Direktör Eddie Newton eleştiriliyor, kamuoyunda kendisiyle yola devam etme noktasında fikir ayrılıkları var. Bu noktada doğru hamle ne olmalı?
Ogün Temizkanoğlu: Eddie Newton farklı bir oyun anlayışı ve sistem oturtmaya çalışıyor. Uzun vadede başarılı olmak hedefinde; fakat yanında Trabzonspor'u ve Trabzon'u iyi bilen, kendisine yardımcı olacak yerli bir ismin olması lazım.?
Abdullah Ercan: Konuya kadrodan girerek bakmak istiyorum. Trabzonspor geçen sezonki kadrosunu koruyup, üstüne stoper mevkiine Vitor Hugo'yu koysaydı; şu anda şampiyonluğun yine en büyük adayı olacaktı. Neden? Takım uyum sürecini atlatmış, stopere iyi bir isim alınmış olacaktı. Ancak bunları yapmadıkları gibi, "Hangi oyuncular gitmesin?" diye sorulduğunda, söyleyeceğim üç isim Sörloth, Sosa ve Novak gitti. Yani Trabzonspor büyük güç kaybetti. Maalesef şunu da söylemek zorundayım; yerine alınan oyuncular ilk beş hafta itibarıyla çok iyi performans gösteremedi. Afobe, bir Sörloth değil örneğin. Uzun lig maratonunda ne olur bilemeyiz; ancak ilk kez yurt dışı deneyimi yaşıyor ve ön çapraz bağlarından sıkıntısı var. Trabzonspor geçtiğimiz sezonki karşılaşmalarda -kupa maçları da dahil- hep favoriydi. Trabzonspor rakip kaleye hiç zorlanmadan, çok çabuk gidiyordu. Fakat bu sene şartlar değişti, pozisyona girmekte zorlanıyorlar. Skoru değiştirecek oyuncuları saha içerisinde çok azaldı. Bugün Nwakaeme olmazsa, Abdülkadir formsuzsa Trabzonspor'un neticeyi değiştirecek bir oyuncusu kalmıyor. En önemli nokta ise şu: Biz kenardan takımın ne oynadığını henüz anlayamadık. Eddie Newton'ın oynatmak istediği oyunu, bu oyuncu grubu oynayamayacakmış gibi geliyor. Hoca yüksek tempolu, bol pozisyona giren bir takım oluşturmak istiyor; ama alınan oyuncular ona müsait mi, o geri bildirimi hocaya veriyorlar mı? Bence Newton daha realist, daha neticeye yönelik bir oyun oynatmak zorunda. Trabzonspor belki maçlara göre, belki de genel anlamda bir ya da birkaç oyun felsefesi oluşturmalı. Tabii buna süre yetecek mi, o da tartışılır. Fenerbahçe maçında olası bir negatif sonucun oluşması durumunda eleştiriler yönetime gelecek.?Bu da farklı kararların alınması anlamına gelebilir.
Semih Yuvakuran: Kadroya dahil edilen oyuncudan faydalanmak gerekir. Teknik direktör ise herkesi hazır tutmak için görev başındadır. O oyuncuyu formda tutamıyorsanız problem sizdedir. Sizin göreviniz tüm oyuncuları aynı ve hazır seviyeye getirip orada tutmaktır. Dolayısıyla Eddie Newton'dan yana pek fazla güven duyamıyorum. Dikkat ederseniz Ünal Karaman'dan sonra hep aşağıya doğru giden bir grafik oluştu. Farklı bir mağlubiyet durumunda Newton ile yolların ayrılmama ihtimali yok.
Nasıl bir derbi senaryosu öngörüyorsunuz? Derbide hangi oyuncuların öne çıkmasını bekliyorsunuz?
Abdullah Ercan: Uğurcan Çakır'a bu maçta çok iş düşeceği kanısındayım. Çünkü Fenerbahçe maçın ilk bölümünü yüksek tempoda oynuyor, duran topları çok iyi kullanıyor ve kenardan atak geliştirmeyi seviyor. Trabzonspor'un o dakikalarda çok iyi savunma yapması gerek. Bu anlamda Uğurcan'a sanki beş maçtan daha fazla iş düşecek gibi gözüküyor.
Onun dışında Fenerbahçe'de Samatta, Trabzonspor'da oynamasını mutlaka beklediğim Nwakaeme öne çıkabilir. Zira Nwakaeme olmadığında, bu durum Trabzonspor'da büyük bir eksikliğe neden oluyor, ileride top tutacak isim azalıyor. Keza Abdülkadir Ömür, ilk beş haftada çok iyi bir performans sergileyememesine rağmen bu maçta kendisini göstermek isteyebilir. Takımların yavaş yavaş fiziki yeterliliğe gelmesiyle birlikte, ben yüksek tempolu, heyecanlı ve bol pozisyonlu bir maç izleyeceğimizi düşünüyorum.
Ogün Temizkanoğlu: Kalecilerin bu derbide en kritik isimler olacağını düşünüyorum. Derbide hücum ağırlıklı, seyir zevki yüksek, bol gollü ve dostça geçen bir maç bekliyorum.
Semih Yuvakuran: Trabzonspor'da Abdülkadir sonuca etki edebilir, farklı özellikleri olan bir oyuncu. Ayrıca bu tip maçlar iyi futbolcuların kendilerini kanıtlaması için de bir fırsattır. Fenerbahçe'de ise Caner asist krallığında zirvede, onun katkısı önemli olacak.?
Kazasız belasız, hakemlerin konuşulmadığı bir maç olmasını diliyorum. Seyircinin olmamasından dolayı hiçbir maçtan keyif alamıyorum. Bu şekilde her şey çok yavan geliyor. Onların eksikliği çok üzücü? Umarım bir an evvel pandemiyi atlatır, eski halimize döneriz.?
Sosa ve Novak ikilisi forma şansı bulursa eski takımına karşı oynayacak, siz de kariyerinizde benzer bir transfer gerçekleştirmiş, eski takımınıza karşı oynamıştınız. İki dönem arasında nasıl farklılıklar var?
Ogün Temizkanoğlu: Bizim dönemimizde forma aşkı daha fazlaydı, Sosa ve Novak bu maçta mental olarak pek bir zorluk yaşamayacaklardır.
Abdullah Ercan: Zaman ve şartlar çok değişti, biz çok geride kaldık. Şu an seyirci yok. Ezeli rakipler arasındaki transferler eskisi kadar ses getirmiyor. Bizim zamanımızda bu işler daha sorunluydu ve yankıları daha büyük olurdu. Üstelik ikisi de yabancı oyuncu ve bir Türk futbolcu gibi düşündüklerini sanmıyorum. Öte yandan Novak'ın ilk 11'de başlayacağını düşünmüyorum. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki; Fenerbahçe, Sosa ve Novak'ı alarak psikolojik anlamda rakibine bir darbe vurmuş oldu. Geçtiğimiz sezon 10 gol atan bir sol beki rakibinize kaptırıyorsunuz. Sosa ise çok deneyimli, oyunu iyi biliyor.
Semih Yuvakuran: Hepimiz takım değiştirdik, artı ya da eksi bir etkisi olacağını sanmıyorum. Kim, hangi takıma gittiyse en iyi şekilde hizmet etmeye çalışıyor. Tabii ki bir büyük takımdan, başka bir büyük takıma gidiyorsunuz; kolay değil. Ben Galatasaray'dan Fenerbahçe'ye transfer olduktan sonra alışana kadar üç ay geçmişti. Beş sezon kaldım; ama o ilk üç ay çok zordu. Trabzonspor'dan gelip Fenerbahçe'ye alışmak da biraz zaman isteyecektir.