ÇEVİRİ: Onur Özgen
Türkiyemspor Berlin'in kadın takımının antrenörü Murat Doğan, koronavirüs salgınının futbola etkileri hakkında konuştu.
Tüm dünyayı hâlâ askıda tutan ve bir zamanlar normal olarak kabul edilen her şeyi değiştiren salgının boyutu, Doğan için bile bir yenilik sayılır.
43 yaşındaki antrenör, Goal ve SPOX' a verdiği röportajda, salgının amatör kulübün küçük dünyasını nasıl altüst ettiğini anlattı.
"Kriz bizen her şeyi aldı, gündelik hayatımızdan tamamen koptuk," diyen Doğan, "Kulüpteki çalışmalarımızın temel taşı olan tüm sosyal temaslar durdu. Futbol ailemizi özlüyoruz, ortak antrenmanları, maçları, rakiplerimizle yaptığımız spor tartışmalarını, insanların ilgisini ve amatör futbola dair her şeyi özlüyoruz" ifadelerini kullandı.
Kreuzberg'liler için ise hayatı zorlaştıran sadece sosyal ve sportif bileşenler değil, parasal açıdan da önemli kayıplar söz konusu.
Konuyla ilgili, "Salgın, finansal açıdan bizi çok etkiledi, birçok sponsor ve destekçi ödemelerini ne yazık ki durdurdu," diyen Doğan, "Neyse ki Nike'dan mâli destek aldık ve bu bize en acil ödemeleri yapmamımızı ve gelecek için planlar üretmeye devam etmemizi sağladı" şeklinde konuştu.
Nike'ın kulübe yardım etmesi ise Türkiyemspor'un sosyal konulardaki bağlılığıyla yakından ilgili. Geçen yıl, özellikle kadın takımı, Nike'ın "Just Do It" kampanyasının Almanya'daki uzantısının ayrılmaz bir parçasıydı.
"Türkiyemspor entegrasyona ışık tutuyor"
Onlarca yıldır birlikte yaşamanın en iyi örneklerinden biri olan Türkiyemspor, ötekileştirmeye karşı kendini büyük bir kararlılıkla adayan bir kulüp. DFB Başkanı Fritz Keller de kulübün entegrasyona ışık tuttuğunu söylüyor.
Türkiyemspor'da uzun yıllar futbol oynayan Doğan, 2004'te kadın takımını kurdu. Kulübün vizyonunu öven Doğan, "Türkiyemspor zengin bir kulüp değil, ama futboldan çok daha fazlasını ifade ediyor" diyor.
Fiziksel mesafe süreleri ağırlaştıkça Türkiyemspor iyimser kalmaya ve sahip oldukları değerleri yaşatmaya devam ediyor. "Dijital medya üzerinden antrenmanlarımızı yapmaya devam ediyoruz," diyen Doğan, "Düzenli olarak iletişim hâlinde kalmak için çeşitli zorluklar yaşasak da bu sayede herkes biraz dikkatini dağıtıyor ve meşgul kalıyor. Daha tecrübeli oyuncular, genç oyunculara dersler veriyor" şeklinde konuşuyor.
Bu, Türkiyemspor'da neredeyse bir gelenek. Daha yaşlı oyuncular, hem futbolda hem de günlük hayatta genç oyuncular için destek görevi görüyor.
Bu aynı zamanda Nike'ın, "Asla sadece kendiniz için yapmazsınız" sloganına mükemmel uyan bir konsept. Nike'ın sporcu antrenörü Micha Ostergaard, sezonun devam etmesi durumunda Türkiyemspor'un en büyük hedefi olan bölgesel lige yükselme hedeflerine ulaşabilmeleri için kadın takımını siber birimler aracılığıyla mümkün olduğunca formda tutuyor. Doğan, "Micha harika, takımı gerçekten terletiyor. Futbol açısından işlerin nasıl ilerleyeceğini hâlâ bilemediğimizden, olası tüm kararlara hazırlıklı olmalıyız" diyor.
Salgından önce lig lideri olduklarını belirten Doğan, sezonun iptal edilmesi hâlinde ise üzüleceklerini belirtiyor. "Her amatör futbolcu bunu kesinlikle anlayabilir," diyen Doğan, "Krizin başlangıcında ligin tepesindeydik. Sezon şimdi iptal edilirse ve kimsenin bir üst lige yükselmesine izin verilmezse, bu kızlar ve kulübün kadın departmanı için büyük bir aksilik olacak. Yıllardır bölgesel lige ulaşmak için çalışıyoruz. Ama yükselmemize izin verilmezse de kesinlikle pes etmeyeceğiz ve hedefimize ulaşmak için çalışmaya devam edeceğiz" şeklinde konuşuyor.
"Bundesliga'nın tekrar başlamasından memnunum"
Amatör futbolda maçlara devam etme düşüncesi hâlâ olmasa da, Bundesliga'nın sıkı hijyen ve güvenlik önlemleri altında bu hafta sonundan itibaren yeniden başlamasına izin verildi. Doğan bu durumu şu sözlerle değerlendiriyor:
"Tutkulu bir futbol taraftarı olarak, tabii ki Bundesliga'nın tekrar başlamasından ve normale dönmesinden memnunum. Fakat amatör bir antrenör ve bir kulüp yetkilisi olarak da elbette oyuncuların sağlığını her şeyin üzerinde tutmaktan yanayım. Henüz salgının üstesinden maalesef gelinemedi ve uzmanlar potansiyel bir ikinci dalganın gelme ihtimâlinden bahsediyorlar. Bu durumda şunu merak ediyoruz: İkinci dalga gelirse o zaman ne olacak?"