Corey Webster
Takım: Yeni Zelanda
Verimlilik puanı: 26.7
Maç başına 25 sayı - %51 saha içi isabeti - %56.3 üç sayı isabeti
F Grubu'nun en zayıf takımı olarak gösterilen Yeni Zelanda oynanan üç maç sonunda gruptan çıkmayı başaramasa da kolay lokma olmadığını ispatladı. Okyanusya ekibi turnuvadaki tek galibiyetini Karadağ karşısında alırken grubun favorileri olan Brezilya ve Yunanistan'dan galibiyet çalmaya çok yaklaştılar.
Turnuvaya en önemli oyuncusu Steven Adams'tan yoksun gelen Yeni Zelanda'nın en güvendiği isim New Zealand Breakers forması giyen Corey Webster'dı. Galatasaray forması giyen Tai Webster'ın büyük kardeşi olan 30 yaşındaki oyuncu, takımının gruptan çıkabilmesi için epik bir çaba sarfetti. İnanılması güç bir yüzdeyle hücum eden Webster, turnuvanın ilk turunda en skorer oyuncu olmayı başardı. Deneyimli oyuncu bunun yanında yakaladığı 5.7 asist ve 5 ribaund ortalamalarıyla da sadece skor anlamında değil, emek ve organizasyon konusunda da takımını sırtladığını kanıtladı.
Bogdan Bogdanovic
Takım: Sırbistan
Verimlilik puanı: 26.3
Maç başına 24 sayı - %65.2 üç sayı isabeti - maç başına 2.3 top çalma
FIBA Basketbol Dünya Kupası öncesi turnuvanın doğal favorisi ABD'nin tek gerçekçi rakibinin Sırbistan olduğu ifade ediliyordu. Sasha Djordjevic'in öğrencileri turnuvanın başlamasıyla bu iddiaları boşa çıkarmadı ve grup maçlarının tamamını zorlanmadan kazanarak üst tura yükseldi. Sırpların kadrosuna başta Nikola Jokic olmak üzere birçok yıldız oyuncu olmasına rağmen bu takımın liderinin kim olduğu bir kez daha görülmüş oldu.
Bogdan Bogdanovic ilk turda iyi bir performans ortaya koyararken grubun en zor maçında İtalya potasına 31 sayı göndererek masaya yumruğunu bir kez daha vurdu. İlk turun en skorer ikinci oyuncusu olmayı başaran yıldız basketbolcu, yakaladığı üç sayı yüzdesiyle de göz kamaştırdı. Sırbistan, maç başına 26.3 verimlilik puanı yakalayan Bogdanovic'in oyunda olduğu dakikalarda rakiplerine ortalama 21.3 sayı fark attı.
Anderson Varejao
Takım: Avustralya
Verimlilik puanı: 16.7
Maç başına 7.3 ribaund - 0 top kaybı - %88.9 serbest atış isabeti
Brezilya Milli Basketbol Takımı, uzun süredir tıpkı San Antonio Spurs gibi her organizasyona artık rekabetçi olamayacakları öngörüleriyle başlıyor. Fakat Leandro Barbosa, Marcelinho Huertas, Alex Garcia ve Anderson Varejao gibi isimlerin yaşları ilerlese de oyun karakterleri bu tip turnuvaların özellikle ilk turlarında hala geçer akçe. Güney Amerika ekibi; Karadağ ve Yeni Zelanda'nın bulunduğu F Grubu'nda Antetokounmpo'nun Yunanistan'ını da geçerek birinci sırada yer aldı.
Yaşlanan kadrosuna rağmen mücadelesinden bir şey kaybetmeyen Brezilya'da tüm sertliğin merkezinde Anderson Varejao bulunuyor. Tecrübeli pivot ortalama 21.1 dakika parkede kaldığı birinci tur maçlarında top kaybı yapmazken grubun en zor maçında Yunanistan'a karşı 22 sayı ve 9 ribaund ile mücadele etti ve rüşdünü ispatladı. Varejao ilk üç maçında blok yapamasa da hakemlerin görmediği her anda rakiplerine sertliğini hissettirdi.
Rudy Gobert
Takım: Fransa
Verimlilik puanı: 22.7
Maç başına 10 ribaund, maç başına 2.7 blok, %72.2 iki sayı isabeti
Basketbol Dünya Kupası'na kısa rotasyonundaki eksikler sebebiyle soru işaretleriyle gelen Fransa ilk tur maçlarında sorun yaşamadı ve üç maçında üç galibiyet alarak üst tura kolayca yükseldi.
Tüm NBA oyuncuları arasındaki en iyi savunmacılardan biri olarak gösterilen Rudy Gobert, Dünya Kupası'nda da mesaisini sürdürüyor. Yıldız pivot ilk tur maçlarında yakaladığı 2.7 blok ortalamasıyla zirvede yer alırken ribaund kategorisinde dördüncü sırada yer aldı. Gobert'in bu istatistikleri ortalama 24.1 dakikada yaptığı düşünüldüğünde Fransa'nın en yüksek verimlilik puanı yakalayan ikinci takım olması şaşırtıcı olmuyor.
Patty Mills
Takım: Avustralya
Verimlilik puanı: 15.3
Maç başına 20 sayı - %94.1 serbest atış isabeti - 15 +/- puanı
Avustralya turnuvaya bazı önemli oyuncularından yoksun gelmesine rağmen yine de güçlü bir kadroya sahip. Hazırlık döneminde ABD'ye 13 yıl aranın ardından ilk yenilgisini tattıran Okyanusya temsilcisi, turnuvadanın ilk turunda da çizgisini korudu ve tüm maçlarını kazanarak üst tura yükseldi.
Joe Ingles'ın etrafına kurulan parçalarla işleyen Avustralya hücumunun en önemli skor potansiyeli Patty Mills olarak gösteriliyordu. Deneyimli oyun kurucu görev yaptığı üç maçta yakaladığı 20 sayı ortalamasıyla bunu kanıtladı ve liderlik maçında Litvanya'ya karşı takımını galibiyete taşıyan isim oldu. Turnuvanın madalya adaylarından biri olarak gösterilen Avustralya'nın bu amacına ulaşıp ulaşamayacağı Mills'in performansıyla doğrudan ilişkili olacak.
Guna RA
Takım: Güney Kore
Verimlilik puanı: 23
Maç başına 22.7 sayı - 12 ribaund - 3 double-double
B Grubu'nda oynadığı bütün maçları kaybeden Güney Kore'de, alınan farklı yenilgilere rağmen Guna RA'nın performansı göz doldurdu. Sahaya çıktığı üç maçta da double-double yapmayı başaran 30 yaşındaki pivot, takımının ayakta kalan tek ismi oldu.
Turnuvanın sayı krallığında üçüncü, ribaund krallığında ikinci ve verimlilik puanı istatistiğinde ise dördüncü sırada yer alan Guna RA, Güney Kore'nin klasman maçlarındaki en büyük silahı olacak. Asya temsilcisinin turnuvadaki ilk maçı olan Arjantin mücadelesinde 2'de 2 üçlük atarak çizginin gerisinden de ne denli etkili olabileceğini gösterdi. Ancak takım arkadaşlarının yardımı olmadan klasman maçlarında başarıya ulaşmaları zor gözüküyor.
Mateusz Ponitka
Takım: Polonya
Verimlilik puanı: 18.7
Maç başına 17.3 sayı - 6 ribaund - %60.9 iki sayı isabeti
Dünya Kupası tarihinin en zayıfları arasında gösterilen A Grubu'nu lider bitirmek kağıt üzerinde önemli bir başarı olarak görülmeyebilir. Ancak Polonya'nın kadrosunun üst düzey olmaması ve Mateusz Ponitka'nın yaptıkları kendisini bu listeye almamızı sağlıyor.
2016-2017 sezonunda Pınar Karşıyaka'da da forma giyen Ponitka, belki istenilen potansiyeline ulaşamadı ama bu turnuvada 1.98'lik boyuyla takımının ribaund kralı olması takdire değer. Aynı zamanda iki sayılık isabet yüzdesine baktığımızda turnuva genelinde 10. sırada bulunuyor. Bir şutör gardın bu alanda bu başarıyı sağlaması gerçekten zor bir başarı. Ponitka'nın üstünde bulunan dokuz oyuncu da uzun oyuncular. İkinci turda Arjantin ve Rusya ile karşılaşacak Polonya'nın çeyrek final şansı hiç de az değil.
Heissler Guillent
Takım: Venezuela
Verimlilik puanı: 19
Maç başına 16 sayı - 7.7 asist - %58.8 iki sayı isabeti
Turnuvanın en büyük sürprizlerinden birine imza atan Venezuela, ev sahibi Çin'i turnuvanın dışına itmeyi başardı. Saha içi ve saha dışında sorunlarla boğuşan Güney Amerika temsilcisinin bu başarısının en büyük mimarı Heissler Guillent oldu.
Ülkesindeki kulüplerden Guaros de Lara forması giyen 32 yaşındaki tecrübeli oyun kurucu, turnuvanın ilk maçı dışında harika bir performans ortaya koydu. Özellikle Fildişi Sahili karşısında 28 sayı 7 asistle oynayan Guillent, kariyerine hiç unutamayacağı bir anı ekledi. İkinci turda bir mucize daha arayacak olan Venezuela yolun sonuna gelmiş olsa bile Guillent'i izlemek büyük bir keyif olacak.
Joe Ingles
Takım: Avustralya
Verimlilik puanı: 20.3
Maç başına 10.7 sayı - 8.7 asist - 6.7 ribaund
Bir takımın en skorer oyuncsunun en önemli oyuncusu olmayacağının kanlı canlı örneği Joe Ingles. Geçtiğimiz sezon Utah Jazz formasıyla ortalamanın üzerinde performans sergileyen Ingles, formunu Dünya Kupası'na da taşımayı başardı.
Grubun son maçında Litvanya karşısındaki kötü performansı bir kenara bırakırsak, Joe Ingles'ın ilk 2 maçtaki ortalamaları 15 sayı, 9 asist ve 7,5 ribaund seviyesindeydi. Verimlilik puanı ortalamasını 27'ye kadar yükseltebileceğini kanıtlayan Ingles, ciddi bir madalya adayı olan Avustralya'da kısa - uzun rotasyonu arasındaki bir köprü görevini görüyor.
Luis Scola
Takım: Arjantin
Verimlilik puanı: 16.7
Maç başına 17 sayı - 9 ribaund - %80 serbest atış isabeti
"Ustalara Saygı Kuşağı"ndaki konuğumuz Luis Scola...
39 yaşındaki tecrübeli oyuncu bu turnuvada en iyi dönemlerinden kesitler sunuyor. Nijerya karşısında 23 sayı - 10 ribaundluk performans sergileyen Scola, diğer iki maçta da double - double yapmayı 1-2 ribaundla kaçırdı.
Facundo Campazzo ile birlikte turnuvanın en tehlikeli ikililerinden birini oluşturan Luis Scola, takımının sayı ve ribaund lideri konumunda bulunuyor. Milli takım kariyerine unutulmaz bir veda etmeyi şimdiden garantileyen tecrübeli uzun, Arjantin'in madalya serüvenindeki başrol oyuncularından biri. Arjantin'in turnuva maratonu nerede biterse bitsin "İyi ki Scola'yı izleyebildik" diyeceğimiz bir Dünya Kupası'nı geride bırakmış olacağız.